Uyku eksikliği çocuklarda davranış bozukluklarına yol açıyor!
Çocukların sağlıklı gelişimi için en temel gereksinimlerden biri olan uyku, uzmanlara nazaran sırf dinlenme süreci değil; tıpkı vakitte büyüme, öğrenme ve ruhsal istikrar açısından da kritik bir rol oynuyor.
Erken yaşta kazanılan gerçek uyku alışkanlıkları, ilerleyen yıllarda karşılaşılabilecek uyku bozukluklarını önlemede kıymetli bir adım olarak görülüyor.
Yaşa nazaran değişen uyku muhtaçlığına dikkat çeken sıhhat uzmanları, bebeklikten ergenliğe kadar geçen süreçte uykunun niteliğinin en az mühleti kadar değerli olduğunu vurguluyor.
Yeni doğan bebekler günde ortalama 16 saat uykuya gereksinim duyarken, bu mühlet okul çağına gelindiğinde 10 saate kadar düşebiliyor. Lakin bu saatlerin dengeli bir nizamda olması gerektiği belirtiliyor.
Uzmanlar, sistemsiz uyku saatlerinin çocuklarda huysuzluk, dikkat eksikliği ve davranış bozuklukları üzere sonuçlara yol açabileceğini söylüyor.
Uyku eksikliği yaşayan çocukların öğrenme kapasitelerinde azalma, okul muvaffakiyetinde düşüş ve toplumsal bağlantılarda zorlanma üzere meseleler yaşadığı gözlemleniyor.
Uyku alışkanlıklarının kazandırılmasında ise rutinlerin büyük bir ehemmiyeti olduğu tabir ediliyor. Yatmadan evvel yapılan kolay ancak nizamlı aktiviteler (örneğin banyo, pijama giyme, diş fırçalama ve kitap okuma üzere adımlar) çocukların hem fizikî hem de zihinsel olarak uykuya hazırlanmasına yardımcı oluyor.
Son devirde yapılan araştırmalar, bilhassa 2 yaş üzerindeki çocuklarda gündüz uykusunun gece uykusunu geciktirebileceğine dair bulgular sunuyor. Lakin bilim insanları, bu bahiste kesin yargılara varmanın erken olduğunu belirtiyor. Her çocuğun ferdî gereksinimlerinin farklı olabileceği, bu nedenle ebeveynlerin çocuklarının davranışlarını dikkatle gözlemleyerek uyku nizamlarını şekillendirmeleri gerektiği vurgulanıyor.
Sağlık otoriteleri, ebeveynleri uyku sistemi konusundaki belirtileri ciddiye almaya çağırıyor. Sabahları güç uyanma, gün içinde yorgunluk hali ya da uygunsuz anlarda uyuyakalma üzere işaretlerin uyku yetersizliğine işaret edebileceği söz ediliyor.
